Donald Trump, 2017 yılına damgasını vuran başkanlık dönemiyle hem Amerika Birleşik Devletleri’nde hem de dünyada büyük yankı uyandırdı. Özellikle ilk 100 günü, pek çok insanın hâlâ hatırladığı olaylarla doluydu. Bu kısa süre zarfında sade bir işadamı olan Trump’ın, siyaset arenasındaki gerçek bir "değişim lideri" olarak ortaya çıkması, ulusal ve uluslararası alanda önemli tartışmalara yol açtı. İşte Trump’ın ilk 100 günü boyunca gerçekleştirdiği icraatlar ve bu icraatların toplum üzerindeki etkileri.
Trump’ın başkanlık görevine başlamasıyla beraber ekonomi öncelikli konular arasında yer aldı. Göreve gelir gelmez, iş yaratma ve ekonomik büyüme vaadi ile çok sayıda politikayı hayata geçirdi. Trump, vergi reformu ve düzenleyici engellerin kaldırılması gibi adımlarla, ABD ekonomisinin yeniden canlanmasını hedefliyordu. Özellikle küçük işletmeleri destekleyici uygulamalar, istihdam rakamlarının hızla artmasına katkıda bulundu. Fiziksel altyapılara yapılan yatırımlar da, inşaat sektöründe büyük bir canlanma yarattı ve böylece daha fazla kişiye iş imkanı sundu.
Trump, Tarife Mücadelesi ve Ticaret Savaşlarını da dikkat çekici bir şekilde yönetti. Özellikle Çin ile olan ticaret ilişkilerinde yaptığı değişiklikler ve uyguladığı tarifeler, birçok sektörü doğrudan etkiledi. Yüksek tarife uygulamaları, yerel üretimi teşvik etmeyi amaçlasa da, bazı sektörlerden gelen olumsuz geri dönüşler, uluslararası ticaret dengelerini altüst etti. Trump, "Amerikan işçilerini koruma" vaadi ile yola çıksa da, bu politikanın sonuçları karmaşık ve tartışmalı oldu.
Trump’ın ilk 100 günündeki dış politika hamleleri de dikkat çekiciydi. Kuzey Kore ile olan gerilim, Trump’ın en çok üzerinde durduğu konular arasında yer aldı. Bu süreçte, Soğuk Savaş’tan kalma bir yaklaşım sergileyerek uluslararası alanda sert Nasıl'dan uzaklaşan Trump, diplomasi yoluyla çözüm arayışlarına girdi. Özellikle North Korea lideri Kim Jong-un ile gerçekleştirdiği görüşmeler, medya tarafından geniş yankı buldu ve tüm dünyada konuşuldu.
Trump, NATO’ya olan katkı oranlarını arttırmaları yönünde müttefiklerine baskı yaparak, ittifakların güçlü kalmasını hedefledi. Ancak bu yaklaşım, bazı ülkelerde rahatsızlıklara neden oldu. Ayrıca, Orta Doğu’da İsrail ile Filistin meselesine dair alışılmışın dışında bir tutum izleyerek, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararını aldı. Bu hamle, bölgedeki tansiyonu artırırken aynı zamanda Trump’ın destekçileri arasında büyük bir coşkuyla karşılandı.
Sonuç olarak, Donald Trump’ın ilk 100 günü, hem ekonomik hem de siyasi açıdan çarpıcı olaylarla doluydu. Genel olarak destekçi ve karşıt görüşlü gruplar, Trump’ın uygulamalarına farklı açılardan yaklaştı. Ekonomik dalgalanmalar, ticaret savaşları ve dış politikada yaşanan belirsizlikler, Trump’ın liderliğinin etkilerini simgeliyor. İlk 100 günde attığı adımlar, onun uzun bir süre boyunca hatırlanacak bir başkan olarak anılmasına zemin hazırladı. Bu dönemde edinilen deneyimler, hem Trump’ın yönetim biçimini hem de Amerika’nın dünya üzerindeki etkisini şekillendirdi.